13 Mayıs 2013 Pazartesi

SUSKUNLUK

Susmamız söyleniyor, susalım...
Umarım bir gün sesimizi çıkarmamız gerektiğinde, bağırmak istediğimizde sesimiz çıkar ! Unutmamış oluruz nasıl bağırılacağını !!! Bazen insan o kadar uzun süre sessiz kalır ki unutur konuşmayı. Umarım unutmayız !!!

Korkuyoruz…
Fişlenmekten, sınıflandırılmaktan… Yarın bir gün önümüze bir engel çıkmasından. Korkumuz yüzünden en büyük engelleri, asıl engelleri kendimiz yaratıyoruz. İşte tam bu yüzden kraldan çok kralcı oluyoruz. İşte bu yüzden duvardaki diğer bir tuğladan başka bir şey olamıyoruz. 

Umursamıyoruz…
Uzaklarda biri ölmüş, birkaçı ölmüş, yüzler ölmüş, binler ölmüş… Bize ne ! İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de yaşıyoruz… Oralardan uzakta… Bize gelmez diye mi düşünüyoruz? Tabi ki umursuyoruz. Facebook’da, twitter’da yazı yazıyoruz. Belki aynı bu yazı gibi… Belki bir resim paylaşıyoruz. 

Suçlu arıyoruz…
Asıl suçluyu görmezden geliyoruz, bir ülkeyi, bir grubu, bir partiyi belki sadece bir kişiyi suçluyoruz ama asıl suçlu kişiyi görmüyoruz ve görmeyeceğiz. Kim kendisini görebilir ki? Aynalar! Aynalar da yalan söylüyor zaten…

Anlamıyoruz…
Politika, proje gibi kelimeler arasında kayboluyoruz. Biz kayıp kuşağız diyoruz. Ben anlamam bu tip şeylerden; benim kafam basmaz diyoruz: Bunu da erdem sayıyoruz. Anlayanlar da çok iyi anlıyor, o kadar iyi anlıyor ki bunun bir parçası oluyorlar… Ölümün anlaşılmayacak neyi var anlamıyorum…

Unutuyoruz ve unutacağız…
Neyi? 

14 Şubat 2013 Perşembe

Sevgisizlerin günü kutlu olsun ...


Dünyanın her yerinde farklı kutlanıyordur sevgililer günü bazılarında belki kutlanmıyordur veya bilinmiyordur bile...

Hayatta böyle bir yazı yazacağımı düşünmezdim, özellikle de böyle bir gün için ama izlediğim bir haber beni şok edince, sinirlendim ve yazma ihtiyacı duydum: Hindistan'da sevgililer gününü kutlayan çiftleri sokak ortasında tokatlamışlar. Hint kültürünün bozulmasından, emperyalist güçlerin etkisine girmesinden korkan güçler yapmış bunu… Koskoca İngiltere’yi bir tane bile tokat armadan pes ettiren adam bu topraklardan çıkmadı mı? Yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum. Beynim almıyor artık.

Din adı altında birbirine işkence eden kişileri, korkuları yüzünden korku ve terör yaratmaya çalışanları anlayamıyorum. 


Diyeceksiniz ki Hindistan geri kalmış bir ülke normaldir… Hiçte sanmıyorum. Her ülkede daha doğrusu insanın olduğu her yerde var bu tip şiddet eylemleri. Çok uzağa gitmeyin Üniversitelerimizde oruç tutmuyor diye gençlerin demir sopalarla dövüldüğü, bıçaklandığı ülke bizim değil mi? Yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum. O demir sopalar ile aynı sıralarda eğitim aldıkları arkadaşlarını, yaşıtlarını döven kişilere bir sorum olacak… Sizin tuttuğunuz oruç bu mu? Başkasını dövmek mi, din için mi savaşıyorsunuz? Peki düşündünüz mü, o dövdüğünüz kişilerin içinde sizden daha da iyi Müslümanlar olamaz mı? Varsayalım hasta oldukları veya sadece adet döneminde olduğu için oruç tutamayanlar. Aslında bunu yazdığımdan da pişmanım. TUTMAK ZORUNDALAR MIYDI? Siz inanıyorsunuz diye inanmaları mı gerekiyordu! 

Arap ülkelerindeki bazı olayları yazmayacağım bile… 

Sadece İslamda’da değil tüm dinlerde veya din türevlerinde var… Dinlerde demiyelim, dinleri kendisine göre uygulayanlarda var. Aslında şöyle diyelim insanın kendinin haklı olduğunu kendine ispatlamak istediği her konumda şiddet oluyor.Birisine, bir canlıya bu şiddeti uyguluyor.